1 Haziran 2016 Çarşamba

ÇOCUKLUĞUM

Son zamanlarda çocukluğumu düşünüyorum. Duygularımı, yaramazlık tabir edilen davranısşarımı, oyunlarımı, arkadaşlarımı.... Anaokulu zamanlarımı hatırlıyorum. 3,5 yaşında başadım okula. Hiç isteyerek gittiğimi hatırlamıyorum. Her sene başı ikna çabasına girerdik. Parça parça anılarım var, çok net hatırlıyorum.

Sınıfın en küçüğüyüm. Dini eğitim verilen bir kurum. Sureleri ezberletiyorlar. Ezber yapmayı sevmiyorum.Annem beni zorlalamamları hususunda uyarıyor öğretmenleri. Zorla değil oyunla öğrettiklerini merak etmmesini söylüyorlar anneme... 

 Küçük olduğum için kimse benle oynamıyor. Bir çocuk var sessiz, sakin onu da almıyorlar oyunlarına, beraber oynuyoruz.Bugün en yakın arkdaşım, dostum, sırdaşım...

Kırmızı balık gölde şarksıyla bir oyun oynuyoruz, ben kırmızı eşofman giymişim kırmızı balık oluyorum. Çember yapmış çocukların etrafında dönüyorum, mutluyum...  

Yemekhanedeyiz yayla çorbası var hiç içmemişim o güne kadar, içmek istemiyorum. Kireç çorbası bu diyorum içemeyiz:))) Bir çocuk öğretmene ispiyonluyor...  

Son sene gitmiyorum anaokuna . Evdeyim , sokaktayım, mutluyum... 

Oyuncak hayvanlarım var. Oyun kuruyorum onlarla konuşturuyorum...  Legolarla oynadığımı hatırlıyorum... 

Sokak oyunları... Akşam ezanına kadar girmezdik eve.  Bisiklet, dokuz taş, yakar top, aylık, tek kale maç,ortada sıçan, evcilik, isim şehir, kim kiminle nerde ne yapıyor, hikayeler anlatma... şimdilik oynadığımız oyunlardan aklıma gelenler.

Annem sık sık misafir ağırlardı.Biz de giderdik doğal olarak. Misafir çocuklarıyla oynardık. Bazen annelerimizin istemediği şeyler yapardık gizli gizli.  Tabii biz gizli olduğunu sanıyorduk ozamanlar. Misafirlerin yanında özellikle annemin istemediği davranışlar yapardım. Bunu annemin sandığının aksine onu sinir etmek için yapmıyordum. İçimden öyle geliyordu. Nedenini bilmiyorum ama misafir yanında anneler pek kızamıyor o yüzden olabilir. Bunu planlı  yapmadığıma eminim. Oğlum da benzer davranışlar yaptığında bu duygumu hatırlamaya çalışıyorum.

Çocukluğum, en masum yanım. Mutluluğum, kırılganlığım , hüznüm... Bu bir yüzleşme yazısıdır. Devamı gelecek....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder